Kazdağları ve Edremit Körfezi havzasında tarımsal üretimde kullanılan tehlikeli kimyasalların ve diğer plastik ambalajlarının azaltılması için, havza ölçeğinde sosyo-ekolojik olarak güvenli , katılımcılık esaslı bir atık yönetim stratejisi geliştirme çabası yaklaşık 5 yıldır sürüyor. Bu çalışma, Yurttaşlık Derneği’nin yürütücülüğünde, havzadaki sivil toplum örgütleri [Çanakkale Yerel Kalkınma Derneği (ÇAYEKA), Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği (KazDağı), Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği (GSYD), Ayvalık Tabiat Derneği]  ve havzadaki tüm sivil kurum ve girişimlerle birlikte sürdürülüyor.

Bu çalışmanın etkin, dayanıklı ve sürdürülebilir bir mecrada ilerleyebilmesi için
üç temel unsur esas alınıyor:

  • Sürecin ilgili tüm tarafların (yerel ve merkezi kamu idaresi, çiftçiler, kooperatifler, meslek ve sivil toplum örgütleri, üniversiteler, zirai kimyasal madde üretici ve dağıtıcıları) Genişletilmiş Üretici/Sektör Sorumluluğu ilkesinde bir araya gelmesi,
  • Bütün paydaşlar arasında diyalog ve bilgi paylaşımına dayalı işbirliğinin, akif katılım ve sorumluluk çerçevesinde kurgulanması, planlanması, yürütülmesi ve izlenmesi,
  • Yöreye has koşul ve dinamikleri hesaba katma, olanakları harekete geçirmeye imkânı veren, havza temelli bir yaklaşım. 

Birinci fazı 2022-2023, ikinci fazı ise 2025 yılı içinde Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın (UNDP) Küresel Çevre Fonu Küçük Destek Programı (GEF/SGP) tarafından desteklenen bu çalışma kapsamında, tüm paydaşların sorumluluk aldığı stratejik bir çerçeve taslağını oluşturmak için 13-14 Haziran 2025 tarihlerinde Balıkesir Akçay’da Bölgesel Strateji Çalıştayı gerçekleştirildi. 

Bu çalıştayda; ilgili kamu kurumlarının taşra teşkilatları ve yerel yönetimler, pestisit ve plastik  üretici ve dağıtımcı temsilcileri, meslek odaları, kent konseyi üyeleri, zirai üreticiler ve havzadaki tüm etkin sivil toplum kurum ve oluşumları bir araya gelerek, pestisit ambalaj atığı yönetimiyle ilgili mevzuatı ve mevcut uygulamaları değerlendirmeyi, katılım mekanizmalarını güçlendirmeyi, işbirliklerini artırmayı ve yeni müdahale yolları geliştirmeyi tartıştılar. 

Bu mesele yıllar içinde etrafında oluşturulan çok yönlü iletişim ve işbirliği ağının çalıştaydaki en önemli kazanımlarından biri, ZİMİD’in de (Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği) yöneticilerinin bu çalışmalara temsil ettikleri sektör adına samimiyetle katılarak sorumluluk alma iradesi göstermeleri oldu. Bir diğer olumlu gelişme ise, gıda alanında standartlar oluşturan, kimi Türki Cumhuriyetlerde geri dönüşüm esaslı toplama sistemleri kurmak için faaliyet gösteren Gıda ve Tarım Örgütü’nün (Food and Agriculture Organization, FAO) Türkiye temsilciliğinin de bu çalışmalara katılmış olması. 

  

Kazdaği Havzasındaki Stratejik İlişki Ağının Temeli ve Geleceği: Katılımcılık

Toplantı 13 Haziran 2025 Cuma günü, katılımcıların tanışma faslıyla başladı. Gazeteci yazar Pelin Cengiz’in kolaylaştırıcılığını yaptığı ve 40 katılımcının yer aldığı ilk oturumda, Yurttaşlık Derneği proje yürütücüleri, ortakları ve destekçileri çalışmanın içeriğini ve hedeflerini aktardılar. Yurttaşlık Derneği Yönetim Kurulu üyesi F. Emel Kurma Türker ve Yaşar Kanbur’un açılış ve tanıtım konuşmalarının ardından, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği (KazDağı) adına Süheyla Doğan, Çanakkale Yerel Kalkınma Derneği (ÇAYEKA) adına Yaprak Aydın Tınaz çalışmaya katılım gerekçelerini ve katkılarını aktardılar. Oturumda, bu çalışmada emeği geçen kişi ve kurumlar anılarak, şimdiye kadar yapılan çalışmalar, gelinen nokta ve bundan sonraki hedefler ifade edildi. 

Açılış oturumunun tamamlanmasından sonra 2. oturumda proje uzmanı Prof. Dr. Sedat Gündoğdu’nun yönettiği Pestisit Ambalaj Atıklarının Yönetiminde Son Gelişmeler ve Uygulama Örnekleri ele alındı. Gündoğdu’nun son yıllardaki gelişmeleri aktardığı kısa sunuştan sonra, FAO Türkiye’yi temsilen katılan Veysel Dönderalp, FAO’nun Türki Cumhuriyetlerde gerçekleştirmeye çalıştığı konteynerle toplama sistemlerinden, ve dünya genelinde özellikle Latin Amerika ülkelerindeki iyi örneklerden sözetti. 

Dönderalp’tan sonra toplantıya çevrimiçi olarak katılan Antalya Büyükşehir Belediyesi (ABB) Sıfır Atık ve Çevre Eğitim Şube Müdürlüğü’nden Çevre Mühendisi Fulya Koral, burada yapılan çalışmaları aktardı. Her yıl Türkiye’de kullanılan 50 bin ton pestisitin yüzde 10’unun kullanıldığı Antalya ilinde bu kimyasal atıkların büyük bir sorun teşkil ettiğini belirten Koral, Antalya Büyükşehir Belediyesi kamu kurum, kuruluş, meslek odası, sivil toplum örgütü temsilcileri ve konusunda uzman kişilerden oluşan ABB Çevre Kurulu’nun 2022 yılında başlattığı Çevre Dostu Çiftçi Kart Projesi'nin geldiği durumu özetledi. İlçelere konan akıllı konteyner sayısının 28 adet olduğunu söyleyen Koral, “Toplam 4.945 çiftçiye ulaşılarak, 3.900,52 kg zirai ilaç ambalajlarının sıfır atık mevzuatı kapsamında hammadde olarak geri dönüştürülmesinin sağlanması çalışmaları gerçekleştirilmiştir” dedi. Çiftçilerin atık getirerek kazandıkları puan karşılığında sera naylonu, akülü testere, arı tülü, el arabası, klips vb. tarımsal ödül kazandığını belirtti. Güneş enerjisiyle çalışan akıllı otomatların internet bağlantısı ve enerji güvenliği nedeniyle zaman zaman sorunlar yaşandığını belirten Koral, çiftçilerin bu sisteme uyum sağlamalarının yavaş ama istikrarlı olduğunu vurguladı. 

Daha sonra söz alan ZİMİD Yönetim Kurulu Başkanı Onur Çamili, zirai ilaç üreticileri olarak pestisit kullanımının gerekli ve yararlı olduğunu düşündüklerini ama ortaya çıkan kirlilik konusunda da sorumluluk altına girmekten kaçınmayacaklarını belirtti. Muğla’da, Samsun’da ve Antalya’da atık toplama sistemleri ile işbirliği içinde olduklarını ve bu çalışmalara çeşitli düzeylerde katkı sunduklarını belirten Çamili, aynı zamanda kendi memleketi olan Balıkesir Edremit Körfezi’ndeki çalışmalara da katılmaktan özel olarak mutluluk duyduklarını vurguladı. Pestisit kaplarının atık yönetiminin uzun süreli bir çalışma olduğunu belirten Çamili, bunun için Yurttaşlık Derneği ile bir Kılavuz Belgesi üzerinde çalıştıklarının altını çizdi. 

Öğleden önceki oturumda son sözü alan Çanakkale Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Aysun Kavcar, Çanakkale’deki atık ve plastik azaltım noktasında önemli bir yer olan ÇAKAB’ın çalışmalarından söz ederek, pestisit kullanımının da tıbbi ilaç kullanımı gibi reçeteli ve kontrol altında yapılmasının iyi olacağını belirtti.  Agro plastiklerinin tümünün toplanması ve bertarafı  için bütün tarafların içinde olduğu bir İl Atık Birliği kurmanın önemli bir ihtiyacı karşılayabileceğinin altını çizdi. Kavcar’ın dikkat çektiği konulardan biri de belediyelerin, haşere ilaçlama, veterinerlik hizmetleri gibi faaliyetleri sırasında kullandığı kimyasal malzemelerin ambalajlarının toplanması ve geri dönüşümünü işinin nasıl yapıldığının izlenmesi oldu. 

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nden ilk defa çalışmalarımıza katılan temsilciler, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin geçmiş yıllarda Gönen’de düzenlediği 500 kg pestisit plastiği getirene bir kuzu verdikleri ve Edincik’te su kaynağı yanına zirai atık konteyneri koydukları çalışmaları aktardı. 

Gömeç Zeytin Üreticileri Birliği’nden M. İrem Himam, büyük zeytin üreticilerinin pestisit ambalajlarını toplatarak geri dönüşüme sokmanın mümkün ve kolay olduğunu, buradan başlayarak tüm pestisit ambalajlarının belirli bir vadede halledilebileceğini belirtti. 

Gökçeada Belediyesi'nden Çevre Mühendisi Neslihan Özman, adada pestisit plastiklerinin bertarafına yönelik bir çalışma olmadığını, tıbbi atıkların bile daha yeni ada dışına GESTAŞ’a ücret ödenerek -tersine lojistik yöntemiyle- çıkarılmaya başlandığını, bugüne kadar gerek Tarım İlçe Müdürlüğü gerekse askeri birliklerin kendi atıklarını kendi olanaklarıyla ada dışına taşıdıklarını belirterek askeri makamların nakletme ve bertaraf işini nasıl yaptıklarını öğrenmenin yararlı olacağını vurguladı. Ada ölçeğinde bir atık toplama merkezi kurmanın maliyetini Belediye olarak karşılayamadıklarını ama dışarıdan da kaynak bulmakta zorlandıklarını, 1. Sınıf katı atık tesisi kurma tasarılarının olduğunu iletti. Katılımcılar bunun için dış hibelerden yararlanmanın mümkün olduğunu belirttiler. 

 

Atölyelerden Çıkan Not ve Görüşler

Çalıştayın öğleden sonraki bölümünde katılımcılar, biri Çanakkale ağırlıklı (kamu idaresi yönetiminde konteyner ile toplama ve yakarak bertaraf yöntemi), diğeri de Edremit Körfezi (ağırlıklı olarak yerel yönetimler desteğiyle, yarı döngüsel geri dönüşüm modeli tasarımı) olmak üzere 2 atölyeye ayrıldı. Her 2 atölyede de katılımcılara 3 soru yöneltildi: 

Sorular

  1. Zehirli zirai kimyasal ambalajları, genel zirai plastikler ve/veya evsel plastik atıklar sorunuyla ilgili herhangi bir çalışmanız oldu mu? Etkisi, sonuçları ne oldu? Ne gibi zorluklarla karşılaştınız? (yörenizde bildiğiniz çalışmalar varsa aktarabilirsiniz)
  2. Bu soruna ilişkin ne gibi çalışmalar yapmayı düşünürsünüz? Bu fikrinizi, niyetinizi hayata geçirmekte karşılaşacağınız zorluklar nelerdir? 
  3. Bu konuda çalışabilmek için ne gibi ihtiyaçlarınız var? (bilgi, uzmanlık, emek/mesai ayıracak insanlar, kurumsal kapasite, mekân, iletişim/tasarım vs. konuda profesyonel destek, mali kaynak, işbirlikleri, vs) 
    Atölyelerde çıkan görüş ve öneriler derlenerek bütün katılımcılara iletildi. Katılımcılardan gelecek ek görüş, öneri ve düzeltmeler sonrasında bir kılavuz belgesi/strateji çerçeve taslağı olarak yayımlanacaktır.